Muhtemelen nükleer radyasyonun etkileri ve insan sağlığını nasıl etkileyebilecekleri hakkında bazı korkutucu şeyler duymuşsunuzdur. Nükleer santraller fosil yakıtlara kıyasla çok az kirlilik üretseler de, kesinlikle riskleri olmadan gelmezler – Çernobil nükleer felaketinden etkilenen herkese sorun. Nükleer gücün artıları ve eksileri olsa da, “Nükleer radyasyon çevre üzerinde nasıl etkiler?” sorusunu sormak da önemlidir.
Radyasyon Neden Kötüdür?
Radyasyonun neden kötü olarak kabul edildiğine dair daha iyi bir fikir edinmek için radyasyonun canlılara tam olarak ne yaptığını araştırmanız gerekir. Nükleer radyasyon etkilerinin en zararlı olanı DNA’yı içerir. Radyasyondan gelen enerji, hücre içindeki DNA’ya veya genetik materyale zarar verir. Vücut, az miktarda radyasyondan kaynaklanan hasarı onarabilir, ancak büyük miktarlarda hücre ölümü ve hatta kansere neden olabilir. Radyasyonun insanlar ve hayvanlar üzerindeki bazı zararlı etkileri şunlardır:
- Yanıklar
- Bulantı ve kusma (akut radyasyon sendromu)
- Kanser veya kanser riskinde artış
- Kalp-damar hastalığı
Nükleer Radyasyon Çevreyi Nasıl Etkiler?
Nükleer radyasyon çevreyi üç temel yolla etkileyebilir: nükleer atıkların uygunsuz şekilde bertaraf edilmesi, afetler yoluyla doğrudan maruz kalma ve uranyum madenciliği süreci.
Nükleer santraller çok fazla kirlilik yaymazken yan ürün olarak radyoaktif atık üretirler. Bazı tesisler nükleer atıkları – özellikle insan sağlığına zararlı olandan daha düşük radyasyon seviyelerine sahip atıkları – çöplükleri kullanarak veya göllere ve nehirlere bırakarak bertaraf eder. Bilinmeyen nükleer atık sızıntıları, nükleer atık için kalıcı yeraltı konut tesislerine zarar verebileceği gibi çevreye de girebilir.
Afetler, çevreye ve çevredeki ekosistemlere, sadece daha büyük ve daha yıkıcı bir ölçekte benzer bir tehlike sağlar. Kazalar olabilir ve bir kazanın ve bir nükleer santralin etkisi insan sağlığı ve çevre için feci sonuçlar doğurabilir. Afetler, çevredekileri doğrudan yüksek düzeyde radyasyona maruz bırakabilir; rüzgar ve su radyasyonu uzun mesafelere taşıyabilir ve radyasyon toprakta uzun yıllar kalabilir.
Nükleer enerji, şirketlerin elde etmek için topraktan çıkarmaları gereken uranyum kullanımını gerektirir. Uranyum madenciliği kendi çevresel etkilerini sağlar. Bazı tesisler, madenin çevresindeki alanda atık olarak bilinen uranyum madenciliğinin yan ürünlerini bertaraf eder. Bunlar bölgeyi yalnızca havada yayılabilen veya suya sızabilen radyasyona maruz bırakmakla kalmaz, aynı zamanda ağır metal kontaminasyonu riski de oluşturur.
Nükleer Afetlerin Radyoaktif Etkileri
Çernobil’deki felaket, araştırmacılara nükleer radyasyonun büyük ölçekli bir erimeden sonra çevreyi nasıl etkilediğine dair bir örnek verdi. Etkilenen bölgedeki bitkiler ve hayvanlar radyoaktif parçacıkları alır ve bunlar biyobirikim yoluyla ekosistemde hareket eder.
Su yollarındaki radyasyon kirliliği balıklarda ve diğer suda yaşayan organizmalarda da birikir ve topraktaki radyasyondan kaynaklanan akış ek kirlenme sağlar. 35 yıldan fazla bir süre sonra bugün bile, radyasyona maruz kalma nedeniyle, yasak bölge dışındaki bazı su yolları balıkçılığa “kapalı” kalıyor.
Çernobil’deki nükleer santralin yaklaşık 20 mil yakınında bulunan bitkiler ve hayvanlar yüksek düzeyde radyasyon aldı. Bu bölgedeki yaban hayatı, genel ölüm oranında bir artışın yanı sıra üreme başarısında bir düşüş gördü. Radyasyona maruz kalma ile ilişkili DNA hasarı nedeniyle genetik anomaliler ve deformiteler de meydana geldi.
İlginç bir şekilde, son yıllarda afet bölgesini çevreleyen 20 millik yarıçaptaki dışlama bölgesi, bitki ve hayvan yaşamıyla biyolojik olarak oldukça çeşitli hale geldi. Radyasyonun ölüm oranı ve üreme üzerindeki etkileri azaldıkça, insan faaliyetinin olmaması, kentleşme ve tarımın yokluğunda ekosistemin gelişmesine izin verdi.
- Bu hafta Turizm Haftası
Belirli Gün ve Haftalar
Originally posted 2022-04-17 11:33:00.